Türk Kültürünün Çevre Kültürlerle İlişkileri Ders Notu

Lise 1 tarih dersi eski müfredatında yer alan Türk Kültürünün Çevre Kültürlerle İlişkileri konusunu aşağıdan okuyabilirsiniz.

İçindekiler

Türk Kültürünün Çevre Kültürlerle İlişkileri

1)- Türklerin Çin Kültürüne Katkıları:
a)- Askerlik alanında
b)- Hükümet Teşkilatında
c)- At kültüründe(Atı evcilleştirmede)
d)- Gök Yaradan inancıyla… Çinlileri etkilemişlerdir.
2)- Çinlilerin Türkleri Etkilediği Alanlar:
a)- Tarım ve oturmuş kültür
b)- Felsefe( Taoizm, Konfiçyüs ve Budizm)
c)- Giyim… konularında Çinliler Türkleri etkilemişlerdir.
3)- Türklerin Moğol Kültürüne Katkıları:
Askerlik kapsamında , Hükümet örgütünde , Lisan ve Alfabede (Uygurca ve Uygur Alfabesini kullandılar.), Kımız yapmayı öğrettiler, Türk Töresi ve geleneklerinden, Göktanrı dininden…. etkilendiler.

1. Türk-Çin İlişkileri

A- Çin’e Karşı Türk Siyaseti :

1- Savaş Problemi :
Hun, Köktürk ve Uygurlar çağında Çin’e sayısız akın düzenlenmiştir. Bunun esas nedeni Orta Asya’nın zor hayat şartları içerisinde kaynakların azalması yada sona ermesidir .
Seferlerde genellikle başarıya ulaşılmış, Türkler, Çin’den alacaklarını aldıktan sonra çekilip gitmişlerdir. Bunun esas nedeni Çin’in oturmuş kültürü içerisinde eriyip yok olma korkusudur.
Güçlü Kağanlar, zaferler ardından yaptıkları anlaşmalarla Çin’ i haraca ( Vergiye) bağlamayı yeğlemişlerdir .

2- Çin’e Askeri Destek Problemi :
Çin’in karışıklıkları, feodal beylerin çekişmeleri, ara ara Çin İmparatorlarının Türklerden destek istemelerine yol açmıştır. Türkler çoğunlukla Çin’e askeri yardımda bulunmuşlardır. Bunun esas nedeni destek karşılığı edinilen kumaş ya da gelirlerdir.

3- Ticari İlişkiler Problemi :
Tarihimizde ilk Hunlarla – Çinliler ticari münasebat kurmuştur. Bu ticari münasebat, Köktürk ve Uygurlar vaktiyle da devam etmiştir. Bilhassa Uygurlar çağında gelişmiştir. At ve İpek ticareti başta gelmektedir.
DİKKAT : İpek yolu’nun sağladığı iktisadi kazanç, 2 tarafın da burayı elde etme çabasına açmıştır.

B- Türkler’e Karşı Çin Siyaseti :

Çin Türk akınlarını durdurabilmek amaçlı ünlü Çin seddini yapmış, fakat akınları durdurmayı başaramamıştır. Bozkırlarda Türkler’e karşı savaşmayı tercih etmemiştir. Daha çok diplomatik yöntemlerle Türkleri güçsüz düşürme, taksim, parçalama siyaseti izlediler.
Orta Asya’da kurulan imparatorlukların boylar ve budunlar arasındaki bağlarının güçsüz meydana geldiğini görmüşler ve bunları birbirlerine karşı kışkırtmışlardır.
Tiginler’in ( Prensler) arasını açma siyaseti izlediler.
Çinli prenseslerin,Türklerle evlenmeleri yöntemiyle Ortada Asya’ya birden fazla casusu sokmuşlar ve bunların raporları doğrultusunda boy ve budunları birbirine düşürmüşlerdir.
Türk boylarını bizzat topraklarına açarak, onları kültürel olarak eritme siyaseti seyretmiştir .( Çinlileştirme siyaseti )
Ağır atlı birlikleri mahaline her geçen gün Türkler benzeri hafif atlı birlikleri oluşturmuşlar ve yağma seferleri düzenlemişlerdir.

“Çinlilerin sözleri tatlı, ipek kumaşları yumuşaktır, tatlı sözle, yumuşak ipek kumaşla aldatıp uzak budunu kendilerine yaklaştırırlar. Sonrada içlerine girer, kötülüklerini yaparlar. Çinliler, kendilerinden olmayan bilgeli kişileri, kendilerinden olmayan alp kişileri yaşatmazlar. Yanılıp onlara inananlar, kendi soylarına en yakınlarına ve budununa yararlı olmaktan çıkarlar. Çinlilerin tatlı sözlerine, yumuşak ipek kumaşlarına aldanan çok, pek çok Türk yok oldu. Türk budunu sen çoğu kez hep böyle aldanıp öldün.”
Kültigin Yazıtı, Doğu Yönü,M.Ergin Orhun Abideleri , sa. 13-14
Ondan sonra küçük kardeşi kağan olmuş tabi, oğulları kağan olmuş tabiî. Ondan sonra küçük kardeşi büyük kardeşi gibi kılınmamış olacak, oğlu babası gibi kılınmamış olacak; Bilgisiz kağan oturmuştur. Buyruku da bilgisizmiş tabiî, kötü imiş tabiî. .Beyleri Milleti ahenksiz olduğu için, “Çin milleti hilekar ve sahtekar olduğu için, aldatıcı olduğu için,küçük kardeş ve büyük kardeşi birbirine düşürdüğü için, bey ve milleti karşılıklı çekiştirttiği için, Türk milleti “ÎL” yaptığı ilini elden çıkarmış,k ağan yaptığı kağanını kaybedivermiş.”
Kültigin Yazıtı, Doğu Yönü,M.Ergin Orhun Abideleri , sa. 5

2- TÜRK – MOĞOL İLİŞKİLERİ

Türk-Moğol ilişkileri, Asya Hun Devleti Tanhu Mete Han vaktiyle başlar.
Çin, Türkleri zayıflatmak amaçlı Moğollarla işbirliği yapmıştır. Moğollar Hunları daha batıya iterek, Moğolistan’ın doğusuna yerleştiler.
Uygurlar vaktiyle Moğollarla ilişkiler gelişmiştir. Moğol İmparatorluğu’nun kuruluşunda ve büyümesinde Uygurların mühim ölçüde tesiri olmuştur.
Türklerin, Moğollar üstünde ticari ve kültürel tesirleri devam etmiştir. Cengiz Han devrinde birçok Uygur Türkü hükümet kademesinde vazife almış, Moğolların askeri, yönetimsel , ticari, lisan ve içerik kapsamında etkilenmesine yol açmışlardır.
Bazı Moğol boyları her geçen gün Türkleşmiş ( Özbek ve Çağatay ), Türk-Moğol devletleri oluşmuştur.

3- TÜRK – ARAP İLİŞKİLERİ

Araplar, fetih hareketlerini doğuya geliştirirken, Kafkaslar’ın kuzeyinde Hazarlar, Maveraünnehir ile Seyhun ötesinde ise Türgişler enbaşta olmak üzere farklı Türk topluluklarıyla karşı karşıya gelmişlerdir.
Halife Ömer vaktiyle Arap orduları Horasan, Maveraünnehir ve Toharistan bölgelerinde Türkler ile karşılaştılar.
Türk-Arap ilişkileri Emevilerin baskıcı siyasetleri ve Arap olmayan müslümanlara kötü davranmaları sebebi ile sıkı olmadı. Göktürkler ve Türgişler Maveraünnehir kısmında Araplara karşı uğraş ettiler. Türkler, Emevilere karşın Abbasileri desteklediler.
Abbasi çağında Türk – Arap ilişkileri gelişmiştir. 751 de Araplarla-Çinliler Talas Savaşında Orta Asya’nın Çin egemenliğine girmesini talep etmeyen Türkler Arapların yakınında saf tutarak, savaşı kazanmalarını sağladılar. Bilhassa ticari ilişkiler dolayısıyla Arap-Türk ilişkileri yepyeni bir ebat kazanmış, Karluk, Yağma, Çiğil Türkleri İslamiyet’i kabul etmişlerdir. 10.yy.dan bu yana Oğuzlar İslamiyet’i kabul ettiler.
Araplar,Türklerin bilhassa savaşçılık gücünden yararlanmışlardır. Abbasiler çağında bir ordugah şehri olarak “Samarra” ilini kurdular. Türkler, birçok Müslüman devlette komutan ve yöneticilik yapmış, bazılarında her geçen gün idaresi elde etmişlerdir .

4- TÜRK – İRAN İLİŞKİLERİ

Türk – İran ilişkileri Akhunlar vaktiyle başladı. Akhunlar Sasanilerle komşu olmuşlar ve bir çok kez savaşmışlardır.
Göktürkler’in batıda Sasanilerle komşu olması üzerine İpek yolu kontrolü amaçlı Göktürkler, Akhunlara karşın Sasanilerle işbirliği yaptılar. Bu işbirliği neticesi Akhun devleti yıkılmış ve toprakları paylaşılmıştır.
Sasanilerin İpek yolu ticaretini engellemeleri üzerine , Göktürkler Bizansla işbirliği yapmışlar ve Sasanilerin zayıflama ve yıkılma sürecine girmelerine yol açmıştır.
Sasanilerin yıkılmasından daha sonra , bölgeye doğudan birden fazla Türk göçü olmuştur.
İran yıllarca Büyük Selçuklu Devletinin idaresinde kalmıştır.


] }

Tavsiye Konular

İkili Teşkilat Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir?

İkili Teşkilat Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir?

9. sınıf tarih dersi Güç Paylaşımı ve Yönetim Organizasyonu konusu dahilinde bulunan İkili Teşkilat Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir? sorularını cevaplamaya çalıştık.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir