Soğuk Savaş Döneminde Türkiye’de Ekonomi
Soğuk Savaş Döneminde Türkiye’de Siyaset konu anlatımı için tıklayınız.
Demokrat Parti, devletçi ekonomik modeline karşı liberal bir ekonomik düzeni savunmuştu.
1949’de “7 Eylül Kararları” ile Türk lirası, ABD doları karşısında %50 değer kaybına (1 ABD doları = 280 kuruş) uğratıldı. Böylece ithalat kolaylaştırıldı. Bankaların altın satmalarına izin verildi. Liberal serbest pazar ekonomisine geçişin ilk adımları atıldı.
DP iktidarında Marshall yardımlarıyla tarımda makineleşmeye öncelik verildi. Hava koşulları da uygun gidince tarımsal gelirler iyice arttı. 1951’den itibaren yabancı yatırımlar özendirilmişse de istenilen sonuç elde edilememişti. Liberal söylem ve uygulamalara karşın yatırımların yarısını devlet yapıyordu. Yatırımlar karayolu, inşaat, tarım ve sanayide yoğunlaşmıştı. Karayolu araçları ve taşımacılığı önem kazanırken, demiryolu yapımı durma noktasına geldi. Büyük devlet işletmeleri (KİT) özelleştirilemedi.
1953’te Türk ekonomisi zayıflama eğilimi göstermeye başladı. Ekonomide dünya ile bütünleşme hızı kesildi. İthalat ve döviz denetim altına alınmaya başlandı. Ekonomik canlanma 1954’te son buldu. Tarımdaki büyüme daha çok ekili alanların genişletilmesine yönelik olduğundan ve kuraklığında artmasıyla üretim düştü; yeniden tahıl ithaline başlandı. Ekonomik büyüme %10’lardan 4’e geriledi. 1958’de IMF’den borç alınmaya başlandı. (1958)
Soğuk Savaş Döneminde Türkiye’de Sosyal ve Kültürel Hayat konu anlatımı için tıklayınız.