Osmanlı donanması 4 defa yakıldı. Bunlardan üçünde Rus parmağı vardı. Peki Ruslar Osmanlı Donanmasını Nerelerde Yakmıştır?
KPSS HAZIRLIĞI YAPAN ARKADAŞIM BAK Bİ BURAYA: Osmanlı Donanmasının Yakıldığı Olaylar Kısaca
Rusya’nın Osmanlı Donanmasını Yaktığı Yerler & Olaylar
1571’den 1853’e kadar Osmanlı donanması İnebahtı Deniz Savaşı (1571), Çeşme (1770), Navarin (1827) ve Sinop (1853) Baskınları olmak üzere dört defa yakıldı. Bu olaylardan İnebahtı Deniz Savaşı, gerek Osmanlı’nın askeri ve ekonomik gücü, gerekse Avrupalı devletlerin durumu baz alındığında diğerlerinde ayrılır.
1770’den 1853 yılına 83 senede Osmanlı donanması üç defa yanmıştır ve üçünde de bir şekilde Rus parmağı vardır. Bu yangınlar Osmanlı ekonomisinin artık eski gücünde olmadığı dönemlere denk gelmiş ve donanmayı yerine koyma çabası devlet hazinesine büyük yük bindirmiştir.
Çeşme ve Sinop’ta Ruslar Osmanlı donanmasını tek başlarına yakarken, Navarin’de İngiltere ve Fransa ile birlikte yakmışlardır. Dolayısıyla Osmanlı’nın donanmasının yandığı ve Rusya’nın parmağının olmadığı tek olay İnebahtı’dır. 🙂
1770 Çeşme Olayı‘nda Ruslar Osmanlı donanmasını tek başına yaktı derken şu nokta unutulmamalıdır. Rus donanması Baltık Denizi’nden hareket ederek Manş, Cebelitarık üzerinden Akdeniz’e oradadan da Çeşme‘ye gelmiştir. Rus donanmasının, İngiltere’nin bilgisi, izni ve desteği olmadan böyle bir güzergah izleyebilmesi, böyle bir girişimde bulunabilmesi mümkün değildir.
Avrupalı Devletlerin Osmanlı’ya karşı izlediği iki yüzlü siyasetin en güzel örneğidir Navarin Baskını. Viyana Kongresi sonrası alınan kararlara veya Meternik Sistemine göre azınlık isyanlarını başka devletler desteklemeyecektir. Avrupa için böyle bir karar alınırken Osmanlı’ya karşı isyan eden Yunanlılara destek olmak için Rus, İngiliz ve Fransız donanmaları Osmanlı ve Mısır donanmasını Navarin’de yakmıştır. Bu olay aynı zamanda restorasyon döneminin sonudur.
BİR GÖZ AT İSTERSEN 🙂 Restorasyon Dönemi Nedir?
Özellikle Kırım Savaşı esnasında gerçekleşen Sinop Baskını, Rusların acımasız tutumları ile Avrupa camiasının dikkatini çekmiş ve Avrupa kamuoyunun Kırım Savaşı’nda Osmanlı’yı desteklemesinin sebeplerinden biri olmuştur.