İçindekiler
İslam Devletinde Halk Sınıfları
Sosyal Hayat
İslâm Devleti’nde halk dört sosyal tabakaya ayrılmıştı: İdareciler ve Arap asıllılar, mevali denilen Arap ulusundan olmayan her milletten Müslümanlar, zimmiler (ehli kitap / Hristiyan, Yahudi) ve köleler.
İslâm dinine göre Müslümanlar birbirine eşit olup. “Arab’ın Arap olmayana üstünlüğü bulunmamasına” ve yegâne üstünlüğün “takva” olmasına rağmen uygulamada, özellikle Emeviler devrinde Araplar kendilerini Arap olmayan uluslardan üstün tutmuşlardır. Ömer b. Abdülaziz döneminde İslâmiyet’in özüne aykırı olan bu uygulamalardan vazgeçilmiştir.
Emeviler döneminde İslâm’a yeni giren Arap olmayan uluslar kendilerinin mevali (azadlı köle) statüsüne tâbi tutulmasından rahatsızlık duymuşlardır. Nüfus itibariyle sayıları hızla artan bu uluslar bilim ve sanatla ilgilenmişler, düşünce sahasında Arapları geride bırakmışlardır. Arap olmayan bilim ve düşünce adamları eski ve yüksek Araplardan üstün olduklarını iddia ederek bu iddialarını ispatlamak için eserler yazmışlardır. İslâm tarihinde “Şuubiye” hareketi denilen bu akım, toplumdaki uyumu bozma noktasına ulaştırmıştır. Bu gelişmeler İslâm toplumunu oluşturan çeşitli milletlerin kültürleri hakkında orijinal eserler ortaya konulmasını sağlamıştır.
İslâm hukukuna göre zimmi olarak kabul edilen Hristiyanlardan, Yahudilerden, Berberilerden ve Mecusilerden oluşan gruplardan, Müslümanlardan farklı vergiler alınmıştır. Buna karşılık zimmilere İktisadî, dinî ve hukukî alanlarda geniş hoşgörü gösterilmiştir. Örneğin, bir Müslümanın taraf olduğu hukuki anlaşmazlıklar hariç, zimmilere İslâm hukuku tatbik edilmemiştir.